Hükümdarlar yetkilerini dine ve töreye dayalı olarak kullanır ve ayrıca Kanunname-i Ali Osman denilen yasalar uygun davranırlardı.
Kanunname-i Ali Osman ilk olarak Fatih Sultan Mehmet daha sonra da Kanuni Sultan Süleyman tarafından idari, ekonomik ve cezai alanlarda örf ve adetlere göre padişahların otoriteleri ile çıkardıkları kanunların bütünüdür.
Osmanlılarda padişahların emir ve buyruklarına Ferman veya Hatt-ı Hümayun, hükümdarlığın el değiştirilmesine Veraset Sistemi, hükümdar çocuklarına Şehzade, şehzadeleri eğiten akıl hocalarına Lala denilirdi. Padişahlar Cülus Töreni ile tahta çıkar ve Cülus bahşişi dağıtırlardı. Ülke yönetiminde padişahın en önemli yardımcısı Vezir-i Azam ( Sadrazam), en önemli kurumu ise Divan-ı Hümayun idi.
Osmanlı Devleti Türk örf ve adetlerine ve İslami kurallara göre yönetilirdi. Yani Osmanlı Devlet yönetiminde Orta Asya Türk geleneği ile Türk İslam devletlerinin büyük oranda etkili olduğunu söylemek mümkündür.
Devlet egemenlik hakkının tanrı tarafından verildiğine inanılan ve Osmanlı soyundan gelen hükümdarlar tarafından yönetilirdi. Bu yönetim şekline Teokratik Mutlak Monarşi denilirdi.
İnsan hayatının tüm renklerini bir araya getirmeyi amaçlayan Hayata Dokunmalı, sizler için en güzel ve yararlı içerikler sunuyor. Siz de bize içerik önerebilir, hatta site yazarı olabilirsiniz. Bunun için bizimle iletişime geçmeniz yeterlidir.